Geçinemediklerini, enflasyon oranları altında işçilerin ezildiğini belirten Şube Başkanı Murat Yalçınkaya; “Bizleri TÜİK fakirleştirdi. Zam oranlarımız, TÜİK’in gerçek dışı rakamları ile yok oldu gitti. Bizler Cumhuriyet tarihinde rekor ihracatlara imza attık.  Bizler vasıfsız ve boş işçiler değiliz. Bir yıl içerisinde beş tane geminin inşasını, donatımını yapıp deniz kuvvetlerine teslim eden tersane işçileriyiz.  Bizler 2011’de teslim ettiğimiz Milli Savaş Gemimizle, Avrupa’nın Amerika’nın yapamazsınız dediği, “biz sizlere bunların yenisini verelim” dediği halde bizler yapıp, deniz kuvvetlerine teslim eden ustalarız.

Bizler vasıflı işçileriz. Toplamda 26 bin Harb işçisiyiz. Savunma işçileriyiz. Tersanelerimizde bizlerle beraber paydaş olan taşeron, benim emekçimin, usta arkadaşımın aldığı ücretin neredeyse iki kat fazlasını alıyor.

Son altı ayda 200’ün üzerinde arkadaşımız iş bıraktı. Nedeni ise; geçinememek. En verimli çağlarında boynu bükük gittiler.  Yetenekli, işçilerin maaşlarını arttırmak bu ülkeye yük olmamalıdır. Milli savunmanın maliyeti olmaz. 100 yılda bir lazım olur. Eğer o günde hazır olmazsanız hiçbir işe yaramaz. Genç arkadaşlarımız da ücret yetersizliğinden dolayı bir bir istifa ediyor.  Kurumsal hafızalarımız, ustalarımız gidiyor.

Emekli ikramiyesi olarak aldığımız rakam ise çok komik. Bir arkadaşımıza sordum; 700 bin TL. Bu rakama bırakın ev almayı oda bile alamazsınız. Bu işçi kayıplarının önüne geçmenin, beyin göçlerinin önüne geçmenin tek yolu emeğin hakkının verilmesi” dendi.

Yapılan basın açıklamasının ardından, işçiler sembolik olarak maaş bordrolarını yaktı.