Doç. Dr. Nurettin Akçakale

Tarih: 10.03.2023 00:13

SADECE SU

Facebook Twitter Linked-in

Bu yazıda size sadece sudan bahsedeceğim. Belki başka bir yazıda da suyun ayrılmaz ikilisi olan havadan bahsederim:)))

Hani heyecanlı heyecanlı konuşan kişilere hayırdır ne konuşuyorsunuz öyle ateşli ateşli diye sorduğumuzda; hiççç öylesine “havadan sudan” konuşuyoruz derler ya.

Su ile ilgili onlarca Atasözü ve Deyime sahip olan bir kültürün mensuplarıyız.

Su deyip geçmemek lazım aslında; sadece insanlar için değil tüm canlılar için yaşam kaynaklarından en önemlisidir.

Su; günlük hayatta hem biz insanların hem de ayrımsız tüm canlıların hayati fonksiyonlarını sürdürmelerini sağlayan yegâne içecek ve besin kaynağıdır.

Dünyanın 2/3 ü su tıpkı insanlarında öyle olduğu gibi. Acaba insan dünyanın minik bir prototipi mi diye aklıma da gelmiyor değil hani. Dünyada taş, toprak, su, …. 

İnsan ise kemik et ve kan, ….. dan müteşekkil.

Günlük hayatta su ile pek çok deyim ve özdeyiş kullanıyoruz. Bize bir iyilikte bulunana “Su gibi aziz ol” demez miyiz? Yani hem su gibi mütevazı, haddini bilen, hem de su gibi kıymetli.

 İyi bildiğimiz bir şey karşısında “Sular seller gibi” biliyorum ya da ezberledim demez miyiz?

Suya sabuna dokunası, mide bulandıran şeylerde bile mahalle baskısı ya da başka baskılardan demememiz gerektiği halde aman oğlum (kızım) “Suya sabuna dokunma” diye telkinde bulunmaz mıyız?

“Sudan bahaneler”, “Sudan sebepler” uydurmaz mıyız gereksiz yere söz verip de gitmediğimiz randevularımızda. Yalanlarımıza kılıf hazırlarken bu “Sudan bahaneler” “Sudan sebepler” in arkasına sığınmaz mıyız?

Emeğimiz zayi olmasın diye bağımıza bahçemize diktiğimiz fidanlar dal budak salsın, ağaç olsun diye ilk diktiğimiz fidanlara “Can suyu”, “Hayat suyu” vermez miyiz?

Tarih boyunca su; medeniyetlerin başlamasında da birincil etmen olmuştur.

Öyle ki günümüzden 6.000 yıl önce Sümerler, Mezopotamya'da Fırat ve Dicle nehirlerinden faydalanarak ilk sulu tarımı yaparak adeta uygarlığa öncülük etmişlerdir. Aynı şekilde Mısırlılar da Nil sayesinde birçok alanda gelişme göstermişlerdir. Geçmişten günümüze denize kıyısı olan, büyük göl ve nehirlere sahip kentler gelişmişken, Ortadoğu ve Kuzey Afrika gibi suyun kıt olduğu yerler ise hep geri kalmıştır.

Tarihte yaşanan büyük göçlerin birçoğu susuzluğa bağlı kuraklık sebebi ile olmuştur.

Su; iki hidrojen ve bir oksijen molekülünün bir araya gelmesi ile oluşur.  Meydana gelen saf su, kokusuz, tatsız, renksizdir. İlginçtir hidrojen yanıcı özelliklere, oksijen ise yakıcı özelliklere sahiptir. Belki oksijenin yakıcı özelliğindendir ki susayınca, içimiz yanınca kana kana su içmek isteriz.

Su; vücudumuzda besinlerin sindirimi, emilim ve hücrelere taşınmasında, hücre, organ ve dokuların düzenli çalışmasında ve de zararlı maddelerin atılmasına, vücut ısısının denetiminde ve daha sayılamayacak kadar çok işleve sahiptir.

Su; dünyada havada, karada ve denizde yaşayan ve de bilinen tüm canlıların ve yaşam biçimleri için gerekli ve vazgeçilmez olan bir maddedir.

Su; yerkürede değişik hallerde bulunur, örneğin su buharı (bulutlar), su (denizler, göller), buz (kar, dolu, buzullar) gibi. Denizler, göller ve akarsularla birlikte dünya yüzeyinin yaklaşık %71’i suyla kaplıdır. Bu suların yaklaşık %97’ i okyanuslarda, %2,4'ü buzul ya da kar ve %0,6 lık dilimi ise göllerde ve de nehirlere aittir.

Su; yüz yılımızın en önemli yaşam kaynaklarının başında gelmektedir.  Dünyadaki ekolojik dengenin bozulması ve kuraklık yüzünden her yıl milyonlarca insan temiz su kaynaklarından yoksun olarak yaşam savaşı vermektedir.

Su fakiri bir ülkeyiz. Bu yıl oldukça kurak bir kış mevsimi geçirdik. Bazı illerimizde barajlardaki su oranı %10’un altında. Bu nedenle harcadığımız ve harcayacağımızın suyun her damlasını dikkatli kullanmak zorundayız. Allah göstermesin ama gelecekte bölgemizde ve dünyanın başka coğrafyalarında ülkeler arasında savaşlar olacaksa muhtemelen bu savaşların çoğunun yegâne sebebi SU olacaktır.

Unutmayalım; yedi adım yolun, bir yudum suyun hakkı vardır.

İçilebilir bol suların olduğu ve savaşsız bir dünya dileği ile…


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —