Celil Boz


PATRİMONYAL DEVLET YÖNETİMİ


Geleneksel toplumlarda ailede söz sahibi olan erkeğin, aileyi yönetim biçiminin devlet yönetimine uygulanma biçimidir. Dünyada imparatorluklarda kullanıldığı görülmüştür. Osmanlı İmparatorluğu da bu yönetim biçimini uygulamıştır.

Patrimonyal sistemde yasama, yürütme, yargı gücü hükümdarın elindedir. Bu sistemde kitleler başta bulunan Şef’e itaat etmek zorundadırlar, onların kul olma zorunluluğu vardır. Şef ise kendisine itaat eden tebaayı ayrım gözetmeksizin koruyup kollamakla mükelleftir.

Patrimonyalizmde hükümdarın varlığını sürdürebilmesi, gelecekleri kendisinin garantisi altında olan “patrimonyal bürokratlar” tarafından sağlanmaktadır. Osmanlı devletinde bu görevi özel olarak yetiştirilmiş askerler ve din adamları sağlamakta idi. Patrimonyalizm Osmanlıda olduğu gibi geleneksel birçok imparatorluğun da uyguladığı bir yönetim biçimidir.

Patrimonyalizmde başta bulunan hükümdarın yakın çevresi, ona kulluk eden tebaa devletin bütün olanaklarından en yüksek düzeyde yararlanır. Görev üstlenmede, birinci sırada itaat vardır. İşin ehli olmak, liyakatli olmak çok da önemli değildir. Muktedire itaat ettikten sonra her türlü zenginliğe, her makama ulaşmak baştaki Şef’in sayesinde çok kolaydır. Ancak bu durumun büyük sakıncaları yaşanarak görülmüştür. Hükümdara yakın kişiler, devlet malını paylaşmakta, lüks hayatlar yaşamakta ve zamanla yoksullaşan halktan kopmaktadırlar. Bunun yanında liyakatsiz kişilerin stratejik makamlara getirilmesi ile işler bozulmakta ve de halk arasında huzursuzluk baş göstermektedir.

Bu durumda iktidarda bulunanlar birbirlerine düşmekte, aralarındaki bağ kopmaktadır. Bu aşamadan sonra patrimonyal yönetimin güçlü bir şekilde eski gücüne ulaşması zor olmaktadır. Ondan sonra bu yönetimin karşısına çıkmış olan muhalif güçler mevcut yönetimi yıkarak yeni bir yönetim kurmaktadırlar.

Bu yönetim biçiminden daha kötü bir yönetim biçimi de şu anda Türkiye’de uygulanmakta olan Başkanlık Sistemidir. Patrimonyalizmde Hükümdar tüm tebaanın Hükümdarıdır. Herkes onun iyiliğini, başarılı olmasını ister. Türkiye tipi başkanlık sisteminde ise Başkan bir partinin başkanıdır. Başkan seçildiğinde %50’nin üzerinde bir kitle kendisini desteklemiş taraftar olmuş ise, bir o kadar insan da kendisine muhalif olmuş ve dışlamıştır. Dolayısıyla Başkan da halkın yarısını dışlayarak oraya gelmiştir. Bu karşılıklı dışlanmışlık durumu yönetim ile halk arasında büyük kırgınlıklara neden olmaktadır. Böyle garip bir yönetim sitemi ile ancak böyle bir sonuç elde edilir. Doğru çizgide yanlış yöne giderek, doğru hedefe varılamaz.

Celil Boz    (celilboz@yahoo.com)

Eğitimci Sosyolog

26/04/2024

YATAK YAN SANAYİ VE TEKNOLOJİ FİRMALARI IBIA EXPO 2024 İSTANBUL’DA

Enerji Sektöründe Dev Yatırım

ANTALYA SİDE’DE RÜYA GİBİ BİR TATİL SİZLERİ BEKLİYOR

ÜMRANİYE CUBE MEYVELERİNİ VERMEYE BAŞLADI

Öğrenciler icat çıkaracak!

Ülkemizde E-ihracat satış yapan firmalar hızla artıyor

Eaton, Ulusal Kongre ve Sergisi’nde yerini aldı

İki Çalışanı Olan Şirket Hibe Alabilir mi?

16. İstanbul Hazır Giyim Konferansı Başladı

Dijital Dünyanın Kara Yüzü Mail Order'e Dikkat!

LİG TABLOSU

Takım O G M B Av P
1.Galatasaray 36 30 1 5 60 95
2.Fenerbahçe 36 26 4 6 51 84
3.Samsunspor 36 19 10 7 14 64
4.Beşiktaş 36 17 8 11 23 62
5.İstanbul Başakşehir 36 16 14 6 4 54
6.Eyüpspor 36 15 13 8 5 53
7.Trabzonspor 36 13 11 12 13 51
8.Göztepe 36 13 12 11 9 50
9.Rizespor 36 15 17 4 -6 49
10.Kasımpaşa 36 11 11 14 -1 47
11.Konyaspor 36 13 16 7 -5 46
12.Alanyaspor 36 12 15 9 -7 45
13.Kayserispor 36 11 13 12 -12 45
14.Gazişehir Gaziantep 36 12 15 9 -5 45
15.Antalyaspor 36 12 16 8 -25 44
16.Bodrum FK 36 9 17 10 -17 37
17.Sivasspor 36 9 19 8 -16 35
18.Hatayspor 36 6 22 8 -27 26
19.Adana Demirspor 36 3 28 5 -58 2